2012-2013 ‘Galatasaray’ !
Ve geriye dönüp de “Nerede o eski Galatasaray?!” dediğimiz günleri hatırlıyoruz. Hani ” ‘Hagi’ Zamanı ” dediğimiz o eski ve tarih yazan kadromuz. Uzun bir hasretten ve özlemden sonra iki sezondur Galatasaray’ın yeniden tarih kalemini eline almasının mutluluğu ve coşkusu hâlâ içimizde ve de artarak devam ediyor. Hem Avrupa da gösterdiğimiz başarı hem de Süper Lig de gösterdiğimiz başarı, defalarca kulak çekip tahtaya vurmanız gerektiğini hatırlatıyor bizlere.
2013 ile beraber bomba iki transfer ile Türkiye’nin ve dünyanın spor gündemine günlerce konu olan Galatasaray, hepinizin de bildiği gibi Sneijder ve Drogba’yı kadrosuna katarak iki yıldız futbolcuyu formamız ile oynatmaya başladı.
Sneider, bir süredir maçsız kalmasına, takımın ve kendisinin birbirlerine adapte olmasına bağlı olarak ilk birkaç maç kendisini tam anlamıyla gösterememiş olsa da Akhisar Belediyespor maçında gösterdiği mücadele, gelecek için bir ışık oldu ve kimse bu transfer için dizini dövmeyeceğini bir nebze de olsa anlamış oldu. Bundan sonra ki maçlarda iyi işler başarabileceğine olan inancımız artık tam. Ki kaleyi bulan ve ne kalecinin ne de oyuncuların beklemediği bir an da kaleyi düşünerek attığı enfes iki plase, taraftarlarda ve maçı izleyenlerde hayranlık uyandırdı bu kesin. Ardından Drogba’nın ‘verkaç’ taktiğine olan tepkisi, golü beraberinde getirdi. Bencillikten uzak bir davranışla hareket etti Sneijder.
Ve geldi Sneijder’den sonra Drogba!
Uzun lafın kısası; Drogba geldi ve her şey değişti!
Cem Kamalı
(Visited 3 times, 1 visits today)